Birlikte yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimleri yaklaşıyor. AK Parti ve MHP’nin ilan ettiği “Cumhur İttifakı”nın ardından, CHP, SP, İyi Parti ve DP de “Millet İttifakı” adını verdikleri seçim öncesi ittifakı duyurdular. Böylece 24 Haziran’da ilk turu yapılacak olan seçimlere iki ayrı ittifak grubu ve HDP katılmış olacak. Bu vesileyle seçim öncesi ittifaklara dair güncel örnekleri derlemeyi uygun gördük.
Seçim öncesi ittifaklar gerek resmi gerekse de iş birliği şeklinde yürütülebiliyor. Kimi örneklerde ittifaka giden partiler ortak aday listeleri oluştururken, başka örneklerde karşılıklı adayları destekleme gibi yöntemlere de başvurulabiliyor. Seçim öncesi ittifakların seçmene seçimden sonra kurulması muhtemel koalisyonlar için sinyal verdiği iddia edilse de her seçim öncesi ittifak bu şekilde devam etmeyebiliyor. Dolayısıyla seçim öncesi ittifaklara dair genel bir örüntü olduğunu söyleyemiyoruz. Ancak konuyla ilgili yapılan bir dizi akademik çalışmadan bazı sonuçlara ulaşmak mümkün.
Örneğin 1944-2008 arası yapılan seçimleri inceleyen bir araştırmada, bu tarih aralığında Batı Avrupa’da kurulan hükümetlerin %18,1’i seçim öncesi ilan edilen ittifaklar tarafından kurulan koalisyon hükümetleri iken, Orta ve Doğu Avrupa’da bu oran %45,1 seviyesinde. Bu sonuçları destekleyen bir diğer araştırma da seçim öncesi ittifakların yeni demokrasilerde daha çok görüldüğünü tespit ediyor. Ayrıca böylesi ittifakların seçime katılımı %1,5 oranında arttırdığını gösteren çalışmalar da mevcut. Daha güncel bir çalışma ise rekabetçi otoriter sistemlerde muhalefetin seçim öncesi ittifak kurma olasılığını inceliyor. Bu çalışmaya göre muhalefetin iktidar karşısında seçim öncesinde ittifak kurma olasılığı, kazanma ihtimalinin yüksek olduğu, iktidar partisi ile muhalefet partilerinin politikaları arasında net bir ayrımın olduğu ve ittifak kurma ihtimali olan muhalefet partilerinin kendi aralarında ideolojik olarak uyumlu olduğu durumlarda artıyor.
Görüldüğü üzere konu ile ilgili farklı tespitler ve gözlemler mevcut. Şimdi güncel örneklere geçelim.
Güncel Örnekler
2012’de Meksika’da yapılan milletvekili seçimlerinde Kurumsal Devrimci Partisi (PRI) ile Ekolojist Yeşiller Partisi (PVEM) seçim bölgelerinin 3’te 2’sinde ortak aday göstererek seçim öncesi koalisyon kurdular; koalisyonun adı ise “Meksika için Taahhüt” olarak belirlendi. Bu seçimler üzerinde yapılan akademik bir çalışmaya göre iki partinin koalisyon kurmuş olması, daha büyük bir parti olan PRI’nin tek başına seçime girse alacağı sandalye sayısından daha az sandalye kazanmasına yol açmış durumda. Bu partilerin yanı sıra Demokratik Devrim Partisi (PRD), İşçi Partisi (PT), ve Yurttaş Hareketi (MC) aralarında “İlerici Hareket” adını verdikleri bir ittifak kurdular ve tüm seçim bölgelerinde ortak adaylar gösterdiler. (kaynak: https://www.sas.rochester.edu/psc/smontero/going_it_alone.pdf)
Ermenistan’da parlamento seçimleri Nisan 2017’de gerçekleşti. Bu seçimlerde parlamentoda bulunan 131 sandalyenin 69’unu Ermenistan Cumhuriyetçi Parti alırken, ikinci sırada Zengin Ermenistan, İş birliği Partisi ve Misyon Partisi’nin oluşturduğu “Tsarukyan İttifakı” geldi ve toplamda 33 sandalye kazandı (kaynak: https://en.wikipedia.org/wiki/Armenian_parliamentary_election,_2017).
Malta’da Haziran 2017’de yapılan genel seçimlerde İşçi Partisi toplamda 37 sandalye kazanırken, “Forza Nazzjonali” adındaki Milliyetçi Parti (PN) ve Demokratik Party (PD) tarafından oluşturulan ittifak 30 sandalye ile ikinci sırada geldi (https://en.wikipedia.org/wiki/Maltese_general_election,_2017).
Fransa’daki seçim sistemine göre hem başkanlık seçimleri hem de parlamento seçimleri iki turlu olarak yapılıyor. Böylece her iki seçimde de ikinci tur öncesinde partilerin ittifak yapma imkanları söz konusu. Örneğin Haziran 2017’de yapılan parlamento seçimlerinde başkan seçilen Macron’un partisi En Marche ile Demokratik Hareket Partisi (MoDem) ittifaka gidip, parlamentoda 350 sandalye ile çoğunluğu elde etmişlerdi. Bunun yanı sıra Sosyalist Parti (PS), Radikal Sol Parti (PRG) ve diğer sol grupların oluşturduğu ittifak da seçimlere katılıp, ikinci turda 44 sandalye kazandı. Bu ittifakın ilk turda kazandığı sandalye sayısı 1 idi. Benzer bir şekilde Cumhuriyetçiler (LR), Demokratlar ve Bağımsızlar Birliği (UDI), ve diğer sağ örgütlerin oluşturduğu ittifak da ilk turda 1 sandalye alırken, ikinci turda 135 sandalye kazandı. (kaynak: https://en.wikipedia.org/wiki/French_legislative_election,_2017 )
Seçim öncesi koalisyonlar konusunda güncel bir örnek de Bulgaristan. Mart 2017’de meclis seçimlerini gerçekleştiren Bulgaristan’da 9 ayrı seçim öncesi ittifak grubu oluştu. Seçimde en çok sandalyeyi tek başına yarışan muhafazakâr GERB aldı; 240 milletvekilinin 95’i bu partiden çıktı. GERB’yi takip eden grup ise “Bulgaristan için BSP” adı altında ittifak kuran 6 parti oldu. Bu ittifakın büyük ortağı Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) idi, diğer üyeler de benzer ideolojik pozisyonda bulunan küçük partiler ve örgütlerdi. Bu ittifak seçimde 80 milletvekili kazandı. (Kaynak: https://en.wikipedia.org/wiki/Bulgarian_parliamentary_election,_2017 ve http://bnr.bg/en/post/100793482/bulgarian-socialist-party-forms-new-pre-electoral-coalition)
Benzer bir şekilde Kosova’da 2017’de düzenlenen meclis seçimlerinde Kosova Demokratik Partisi (PDK), Kosova’nın Geleceği için İttifak (AAK) ve Kosova için Nisma partileri seçim öncesinde ittifaka gittiklerini açıkladılar. “PAN Koasliyonu” adını taşıyan koalisyonda bu partilerin dışında 9 parti daha bulunuyordu. Bu koalisyon 39 sandalye kazanırken, Kosova Demokratik Cemiyeti, Yeni Kosova İş Birliği ve Alternativa adlı partilerden oluşan “LAA Koalisyonu” da 29 sandalye kazandı. (Kaynak: https://en.wikipedia.org/wiki/Kosovan_parliamentary_election,_2017 ve http://www.gazetaexpress.com/en/news/pdk-aak-nisma-sign-pre-electoral-coalition-172570/)