COVID-19 salgınını geride bırakırken başka bir virüs haberlerde ve sosyal medya platformlarında sıklıkla anılmaya başlandı. “Monkeypox” olarak bilinen maymun çiçeği virüsü genellikle Orta ve Batı Afrika’nın tropikal yağmur ormanlarında ortaya çıkan ve zaman zaman diğer bölgelere de yayılım gösteren zoonotik (hayvanlardan insanlara bulaşan) bir virüs. Uzmanları kaygılandıran ise virüsün 23 Temmuz 2022 tarihinden bu yana en az 75 ülkede rapor edilmesi. Virüsün bulaş alanının artması yeni bir salgın ihtimali üzerine tartışmaları da beraberinde getirdi.  
23 Temmuz 2022 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü maymun çiçeğine ilişkin acil durum toplantısı yaptı. DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus küresel acil durum ilan edildiğini açıkladı. Tedros salgının hızla yayıldığını ve uluslararası bir risk oluşturduğunu ifade etti. 

Maymun Çiçeği Virüsü İlk Kez 1958 Yılında Keşfedildi

Maymun çiçeği virüsü ilk olarak 1958 yılında araştırma için tutulan maymun kolonilerinde çiçek benzeri bir hastalığın ortaya çıkmasıyla keşfedildi. İnsanlarda ilk maymun çiçeği vakası 1970 yılında, çiçek hastalığını ortadan kaldırmak için yoğun çaba gösterilen bir dönemde Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde kaydedildi. 
Maymun çiçeği virüsü, Batı ve Orta Afrika’nın bazı bölgelerinde enfekte vahşi hayvanlardan olan sıçan, fare ve sincaplar gibi kemirgenler tarafından yayıldığı düşünülüyor. Enfekte bir hayvan tarafından ısırılmak, kanına, vücut sıvılarına, lekelerine, kabarcıklarına veya kabuklarına dokunmak virüsü kapmaya neden olabiliyor. İyi pişirilmemiş enfekte bir hayvanın etinin yenilmesi veya hayvanın derisine dokunulması da enfeksiyon ihtimalini arttırıyor. 

Dünya Sağlık Örgütü’nün 21 Mayıs 2022 tarihinde yaptığı açıklamada, virüsün maymun çiçeğine yakalanmış başka bir kişiyle yakın temas halinde bulaşabileceğini belirtti. Virüs vücuda solunum yolu, göz, burun, ağız ve deri sıyrıkları yoluyla girebiliyor. DSÖ yetkilisi maymun çiçeği virüsünün cinsel yolla ve birden fazla partnerle cinsel ilişki sonucunda da bulaş ihtimali olduğunu da ekledi. 

Maymun Çiçeği Virüsü Nedir?

Maymun çiçeği virüsü nadir görülen bir virüs olmakla birlikte çiçek hastalığına benzer semptomlara sahip. Virüsün belirtileri arasında ateş, baş ağrısı, kas ağrısı, lenf bezlerinde şişlik, titreme ve halsizlik yer alıyor. Ateşin ortaya çıkmasından bir ila üç gün sonra genellikle yüz bölgesinde başlayan ve vücudun diğer bölgelerine yayılan içi sıvı dolu ve ağrılı döküntüler meydana geliyor. Maymun çiçeği virüsü ile enfekte olunduğunda ilk semptomlar 5 ila 21 gün içerisinde ortaya çıkıyor. Semptomlar genellikle 2 ila 4 hafta içerisinde düzeliyor. 
Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Servisi, genellikle hafif olan ve çoğu vakanın birkaç hafta içinde iyileştiğini belirtirken yakın temas halinde virüsün yayılabilmesi mümkün olduğu için vakanın izole edilmesini gerektiğini belirtiyor. Maymun çiçeği virüsü için henüz özel bir aşı bulunmuyor. Ancak çiçek hastalığı ile benzer olduğu için çiçek hastalığı aşısının %85 koruma sağlıyor.

Maymun Çiçeği Virüsü Yeni Bir Salgına Dönüşür mü?

Maymun çiçeği hastalığı coğrafi olarak Batı ve Orta Afrika ile sınırlı olduğu için endemik hastalık sınıflandırmasında yer alıyor. Bir enfeksiyon etkeninin veya hastalığın belirli bir coğrafyada veya toplulukta sürekli görülmesi durumuna endemi adı veriliyor. 
Show more

Öte yandan endemik bölgeye herhangi bir seyahat geçmişi olmayan maymun çiçeği vakalarının saptanması maymun çiçeği virüsünün yeni bir salgına dönüşme ihtimalini ön plana çıkardı. Dünya Sağlık Örgütü maymun çiçeği virüsünün Batı ve Orta Afrika bölgeleri dışında saptanmasını atipik olarak nitelendiriyor. DSÖ’ye 1 Ocak- 22 Haziran 2022 tarihleri arasında 50 ülkede toplam 3413 vaka bildirildi. 
Show more

Virolog Jay Hooper, maymun çiçeğinin insandan insana COVID-19 kadar kolay bulaşmadığını ve çiçek hastalığı virüsü ailesinden olduğu için yayılmasını engellemek konusunda halihazırda tedaviler ve aşıların mevcut olduğunu ifade ediyor. Öte yandan ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nde epidemiyolog olan Adrea McCollum, birbiriyle bağlantısı olmayan insanlarda maymun çiçeği tespit edilmesinin virüsün sessizce yayıldığı ihtimalini güçlendirdiğini ve bunun tehlikeli olabileceğinin altını çizerken virüsün genetik mutasyon geçirip asemptomatik yayılmasının virüsün izlenmesini zorlaştırabileceğini vurguluyor. Dünya Sağlık Örgütü, endemik olmayan ülkelerde görülen maymun çiçeği virüsüne ilişkin farkındalığın artırılması ve kapsamlı vaka bulma ve izolasyon gerekliliği olduğunu belirtiyor.

Maymun Çiçeği Vakası Türkiye'de Görüldü

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 30 Haziran 2022 tarihinde Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda Türkiye'de ilk kez bir kişide maymun çiçeği virüsünün görüldüğünü ifade ederken vakanın 37 yaşında olduğu ve bağışıklık sistemi yetersizliği olduğunu belirtmişti. Koca, 2 Ağustos 2022 tarihinde yaptığı açıklamada ise Türkiye'de 5 maymun çiçeği virüsü hastası tespit edildiğini ve vakalara filyasyon yapıldığını ve yakınlarının izole edildiğini belirtti. 

FDA 2019'da Maymun Çiçeği Aşısını Onayladı

“FDA’nın Çiçek hastalığına hazırlık ve mücadele güncellemeleri” başlıklı bilgilendirici yazı, FDA'nın internet sitesinde bulunuyor. Bu bilgilendirici yazıda, 24 Eylül 2019 tarihinde 18 yaş ve üzeri yetişkinlerde çiçek hastalığı ve maymun çiçeği hastalığının önlenmesi için Jynneos isimli aşının onaylandığı belirtilmiş. Jynneos tarafından üretilen aşı maymun çiçeği hastalığının önlenmesi amacıyla FDA tarafından onaylanan tek aşı olma özelliğine sahip. Jynneos isimli aşı Bavarian Nordic tarafından üretiliyor. 21 Haziran 2021 tarihinde ruhsatını aldığı görülüyor. 

FDA’nın da internet sitesinden Jynneos maymun çiçeği aşısı dışında onaylanan herhangi bir çiçek ya da maymun çiçeği aşısı bulunmuyor. 

Maymun Çiçeği Virüsü ve COVID-19 Arasındaki Farklar

COVID-19’a neden olan SARS-CoV-2 aerosol adı verilen havadaki küçük damlacıklar yoluyla bulaşıyor. Maymun çiçeği virüsü ise öksürük nedeniyle gelen tükürük gibi vücut sıvılarıyla yakın temas halinde yayıldığı düşünülüyor. New South Wales Üniversitesi’nde Bulaşıcı Hastalıklar departmanından epidemiyolog Raina MacIntyre, maymun çiçeği virüsünün bir DNA virüsüne neden olduğunu; sürekli mutasyona uğrayan ve bağışıklıktan kaçabilme başarısı gösteren SARS-CoV-2’nin ise RNA virüsü olduğunun altını çiziyor. MacIntyre, DNA virüslerinin mutasyonları tespit etme ve onarmada RNA virüslerinden daha iyi olduğunu ifade ediyor. Bu durumun da, maymun çiçeği virüsünün aniden mutasyona uğrayarak insandan insana yayılma ihtimalinin çok yüksek olmadığı anlamına geldiğini belirtiyor.