TÜİK’in ‘Türkiye Aile Yapısı 2021’ araştırmasına göre kadınlar reşit olmadan yapılan evliliklerde erkeklere göre daha fazla yer alıyor, bu evliliklerde başlık parası geleneği sürdürülüyor, kadınların boşanma sebeplerinde ‘dayak/kötü muamele’ ilk sıralarda geliyor.
TÜİK’in ‘Türkiye Aile Yapısı 2021’ araştırması eğilimler, algılar, geleneklerin sürdürülmesinde kuşaklar arası değişimleri ve evliliklerin yapısını ortaya koyuyor. Destekleyici tablolar ile rapor Türkiye’de hane içinde yaşanan cinsiyete dayalı eşitsizliklere ışık tutuyor. Araştırma, kadınların reşit olmadan yapılan evliliklerde erkeklere göre daha fazla yer aldıklarını, bu evliliklerde başlık parası geleneğinin sürdürüldüğünü, kadınların eşleri ile yaşadığı sorunlarda “dayak/kötü muamele”nin ilk sıralarda geldiğini gösteriyor.

Katılımcı Kadınların %24’ü, Erkeklerin %4’ü İlk Evliliklerinde Reşit Değildi

‘Kadın/erkek için uygun görülen ilk evlilik yaşı’ anket sonuçlarına göre, katılımcıların ilk evlilik için en uygun bulduğu yaş aralığı %50 ile 25-29, ilk evliliklerin 18 yaş altında gerçekleşmesini uygun bulanların oranı ise sıfır. Bu algıya rağmen araştırma grubunun %15’i ilk evliliğini henüz 18 yaşına gelmeden gerçekleştirmiş. Erkek katılımcıların yalnızca %4’ü ilk evliliklerini 18 yaşının altında gerçekleştirdiğini belirtirken, kadınlar arasında bu oran %24.
Coğrafi olarak Orta ve Ortadoğu Anadolu bölgeleri, 18 yaş altında gerçekleşen evliliklerde %21 oran ile ilk sırada. Bu bölgeleri %20 ile Batı Karadeniz takip ediyor. Bu oranda en düşük paya sahip olan bölge ise %13 ile Batı Anadolu.
Show more

TÜİK evlenme istatistikleri, kadınların erken evliliklerde yüksek oranda yer alışının tesadüfi olmadığını gösteriyor. 2021 raporuna göre, 20-24 yaş aralığında olup 18 yaşından önce evlenen bireyler ve 16-19 yaş aralığında evlenen kişiler cinsiyete göre ölçeklendirildiğinde büyük fark daha net ortaya çıkıyor. 20 yıllık bir periyotta, erkekler ve kadınlar arasında farkın daraldığını gözlemlemek mümkün olsa da, eşitliğe ulaşmak için kat edilecek yol tamamlanmış olmaktan çok uzak.
Show more

Show more

Evliliklerin %56,8’i Görücü Usulü Gerçekleşmiş

Katılımcılar, evliliklerinin nasıl gerçekleştiğine dair soruya %56,8 ile ‘görücü usulü’ cevabını vermiş. Görücü usulü evliliklerin %10,7’sinde ise bireyin rızası alınmamış ya da önemsenmemiş, ailenin kararı ile evlilik gerçekleştirilmiş. Rızası alınmadan görücü usulü evlenen erkeklerin oranı %8,6, kadınların oranı ise %12,5. 
Öğrenim durumu geliştikçe, iki türde de görücü usulü evliliklerin azaldığı gözleniyor. Bir okul bitirmeyenlerin yaptıkları evlilikler arasında görücü usulü oranı %79.9. Bu grup, aynı zamanda %24 ile rızasız görücü evliliklerin en çok yaşandığı grup. Bu evliliklerde en az paya sahip grubu ise %24,3 ile ‘yüksekokul, üniversite, yüksek lisans veya doktora mezunu’ grubuna dahil fertler oluşturuyor. Bu grup içinde rızasız görücü usulü evlilik oranı yalnızca %2.  
Show more

Kuşak gençleştikçe ‘görücü usulü’ oranının düşüyor olması dikkat çekici başka bir sonuç ortaya koyuyor:  65 yaş üzeri katılımcılar, %75’lik oran ile evlilikleri ‘görücü usulü’ gerçekleşen en büyük grup. Gruplar gençleştikçe oranlar azalsa da, 15-24 yaş arası katılımcıların görücü usulü evlilik oranları, 25-34 yaş aralığına göre daha fazla. 

Başlık Parası Uygulaması Sürüyor

Katılımcıların evliliklerinde en sık gerçekleştirdiği tören, %98,6 ile resmi nikâh. Resmi nikâhın ardından %90’lık bir oran ile dini nikâh geliyor. Kız isteme, %89,9 ile törenler arasında en çok gerçekleştirilenler arasında. En az gerçekleşen uygulama ise  %1.4’lük bir oran ile evlilik sözleşmesi. Başlık parası ise evliliklerin %13.3’ünde uygulanmış.
Öğrenim durumu geliştikçe başlık parası uygulanması sıklığının da düştüğü gözlemleniyor. Bir okul bitirmemiş olanlarda başlık parası uygulayanların oranı %35. Giderek azalan oranlar, yüksekokul mezunları arasında %2’lik paya sahip. 65 yaş üzeri katılımcılar, %22 ile evliliklerinde en fazla başlık parası uygulaması gerçekleştiren grup. Kuşak gençleştikçe uygulamanın azalmış olduğu düşünülebilecek olsa da, sonuçlar böyle değil. Anket sonuçları, 65 yaş üzerini kapsayan bu grubun hemen ardından, evliliklerinde başlık parası uygulanma oranı %21 olan 15-24 yaş arası katılımcılar geliyor.

Ev İşlerini Büyük Oranda Kadınlar Yapıyor

Show more

TÜİK’in belirlediği 15 maddelik hane-işi sepetine dayalı anket sonuçları, Türkiye genelinde ev işlerini büyük oranda aile üyelerinin yaptığını gösteriyor. 15 maddelik iş sepetinin 11’inin sorumluluğunun kadınlara ait olması da önemli bir sonuç. Çocuk bakımını üstlenen erkeklerin oranı yalnızca %2.3; çoğunlukla erkeklerin yaptığı ev işleri ise aylık faturaların ödenmesi, küçük tamir işleri ve gıda alışverişi.

Kadının Çalışması Belirli Şartlar Sağlandığında Uygun Görülüyor

Show more

TÜİK’in, ‘eşlerin çalışması ile ilgili algılar’ anketinde kadınlar için verilen cevaplardan ‘kadının asli görevi çocuk bakımı ve ev işleridir’, ‘kadınların çalışması için iş ortamı mahremiyete uygun olmalıdır’, ‘çalışma ortamı kadınlar için yeterince güvenli değildir’ gibi kadınların çalışma hayatını kısıtlayıcı algıların erkekler için yapılan anket sonuçlarında olmaması, cinsiyete dayalı algı değişimleri için önemli bir gösterge, 
“Çalışan kadınlar evle ilgili sorumluluklarını ihmal eder”, “kadının asli görevi çocuk bakımı ve ev işleridir”, “kadınların çalışması için iş ortamı mahremiyete uygun olmalıdır”, “kadının çalışması geleneklerimize aykırıdır”, “aile geçimi için zorunlu değilse kadın çalışmamalıdır”, “çalışma ortamı kadınlar için yeterince güvenli değildir” cümlelerine katılanlarda çoğunluğun erkekler olması ise bir diğeri.
Kadınların çalışması ile ilgili hemfikir olunan görüşler arasında en büyük pay “kadının çalışması ve sosyal hayata katkı sağlaması değerlidir” olsa da bu görüşü yakın oranlar ile “kadınların çalışması için iş ortamı mahremiyete uygun olmalıdır” seçeneği takip ediyor. 

Dayak/Kötü Muamele, Kadınların Boşanma Sebepleri Arasında İlk Sıralarda

Show more

Katılımcıların yaşadıkları boşanmalar sırasıyla  ‘sorumsuz ve ilgisiz davranma’, ‘aldatma’, ‘evin ekonomik geçimini sağlayamama’ ve ‘dayak/kötü muamele’ sebepleriyle gerçekleşmiş. Boşanma nedenleri cinsiyete göre incelendiğinde oranlar erkek ve kadın için farklı sıralamalar oluşturuyor. Erkekler için en sık dile getirilen boşanma sebepleri ‘sorumsuz davranma’, ‘aile büyükleri ile ilgili sebepler’ ve ‘ekonomik sebepler’. Kadınların en büyük boşanma sebepleri ise sırasıyla ‘sorumsuz davranma’, ‘aldatma’ ve ‘dayak/kötü muamele’.