Görsel Şapka Kanunu’na Muhalefet Ettiği İçin Asılan ‘Şalcı Bacı’yı mı Gösteriyor?
İddia şöyle;

Bir Instagram hesabı tarafından 2 Kasım 2024 tarihinde paylaşılan bir gönderide yer alan görselin 1926 yılında başörtüsü sattığı için Şapka Kanunu’na muhalefet ettiği gerekçesiyle idam edilen Şalcı Bacı’yı gösterdiği iddia edildi.

<b>Şalcı Bacı ve idam iddiaları, çeşitli kullanıcılar tarafından <a href="https://x.com/Abdquil/status/1672290739131236352">zaman</a> <a href="https://x.com/mehmetcakir_61/status/1843978428631904590">zaman</a> <a href="https://x.com/furkancerkes/status/1802716043799875752">dolaşıma</a> sokuluyor.</b>

İddia YANLIŞ
Görselde idam edilen kişi Şalcı Bacı değil, Hüseyin kızı Fatma (veya Fatmana).
Fatma’nın idamının gerekçesi ise şal satması veya Şapka Kanunu’na muhalefet etmesi değil evli bir kadını öldürmesi. 14 Aralık 1931’de Isparta’da infaz edilen Fatma, Cumhuriyet tarihinde TBMM kararıyla idam edilen ilk kadın olarak biliniyor.
Şapka Kanunu’na muhalefetten 1925’te Erzurum’da idam edildiği öne sürülen Şalcı Bacı’nın var olup olmadığı ile ilgili ise üzerinden uzlaşılmış bir görüş bulunmuyor.
İdamın Sebebi Şapka Kanunu’na Muhalefet Değil
Cumhuriyet’in ilk yıllarında hayata geçirilen inkılaplar, Türkiye’nin toplumsal ve kültürel dönüşümünün temel taşlarını oluşturdu. Bu reformlar arasında yer alan ve 28 Kasım 1925’te yürürlüğe giren Şapka Kanunu, modernleşme hedeflerinin bir simgesi olarak tarihteki yerini aldı. Ancak, tarihsel olaylar kadar bu döneme ilişkin görsel materyaller de zaman zaman modernleşme tartışmalarının odağı haline geliyor. Özellikle sosyal medya platformlarında dolaşıma giren bazı görseller, Şapka Kanunu ve uygulamaları konusunda kafa karışıklığına neden olabiliyor. 
Paylaşılan görsel, arama motorlarının tersine görsel aracı kullanılarak tarandığında, iddiaya benzer paylaşımlarla birlikte Şalcı Bacı’dan bağımsız tarih içeriklerine de ulaşılıyor. Şalcı Bacı hadisesi bir yazar tarafından “ŞALCI BACI Türkiye'de Asılarak İdam Edilen İlk Kadının Öyküsü” isminde bir kitap da basılmış. Önceki yıllardan gazete köşe yazılarında da yer alan idam hadisesi, bazı kaynaklarda ‘Cumhuriyet tarihinde idam edilen ilk kadın’ olarak da aktarılmış.
2012 yılının Aralık ayında Sözcü, OdaTV ve Sol Haber’de yayımlanan köşe yazılarına göre görseldeki idam hadisesi, Cumhuriyet tarihinde TBMM kararıyla idam edilen ilk kadını anlatıyor. Cinayetin arka planı; Isparta’nın Sütçüler ilçesine bağlı Darıbükü köyünden Hasan kızı Fatma’nın ‘20’lik altın ve tarla’ya karşılık aynı köyden Eşref’in Hanife ile evlenmesini temin etmek amacıyla Eşref’in karısı Ümmühan’ı öldürmesine dayanıyor. 
Konuyu ilk ele alan OdaTV’nin haberinde, idam fotoğrafının ilk kez yayımlandığı ve Abdurrahman Kökdoğan arşivinden alındığı aktarılmış.
Yusuf Yavuz’un 2012 tarihli OdaTV haberinde yer alan orijinal görsel.

Yusuf Yavuz’un 2012 tarihli OdaTV haberinde yer alan orijinal görsel.

Cumhuriyet Tarihinde TBMM Kararıyla İdam Edilen İlk Kadın
Gazete haberlerine ek olarak idam hadisesi “Cumhuriyet” “kadın” “idam” anahtar kelimeleri kullanılarak akademik kaynaklar tarandığında, MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi’nin 2022 yılında yayımlanan bir akademik makalesine ulaşılıyor. Makalede Cumhuriyet tarihinde idam kararı verilen ilk kadının Alı kızı Huriye olduğu, ancak TBMM’de kararın görüşülmesi üzerine müebbet hapis cezasına çevrildiği bilgisi verilmiş. 
Makalenin devamında Cumhuriyet tarihinde TBMM kararıyla idam kararının infaz edildiği ilk kadının ‘Tokalı’ lakaplı Hüseyin kızı Fatmana (veya Fatma) olduğu belirtilmiş. İdamın sebebi ise şu şekilde:
I. Dünya Savaşı ve ardından yaşanan Milli Mücadele nedeniyle köydeki erkeklerin pek çoğunun silah altına alınıp cephelerde şehit düşmesi nedeniyle yaşanılan zor günlerde başlarında bir erkek olmasını isteyen Darıbükü köyünden Fatmana (Tokalı lakaplı), Hanife ve Ayşe (Kınalı lakaplı) adlı üç kadın; evli olan üç kadını öldürerek eşleri ile evlenmeyi planlamışlardır. İlk eşi seferberlikte şehit düşmüş ve 1900 doğumlu Eşref ile evli olan Ümmüşani (Taylak lakaplı) adlı kadını ortadan kaldırarak Eşref’in Hanife ile evlenmesini sağlamak için bir plan yapmışlardır. Yapılan bu plandan Ümmüşani’nin kocası Eşref’in de haberdar olduğu görülmektedir (TC Kültür Bakanlığı, 2013). Cinayeti işleyecek olan Fatmana’yla bir adet “20’lik altın” ve ileride verilecek bir tarla karşılığında anlaşılmıştır. 1930 yılı Ramazan ayı içerisinde Ümmüşani’yi Ayşe’nin evine iftara davet etmişlerdir. İftardan sonra evine gitmek ve namazını kılmak isteyen Ümmüşani; Ayşe’nin evinde namazını kılması konusunda ikna edilmiş ve namaz başında Fatmana tarafından bir balta sapıyla başına vurulmak suretiyle öldürülmüştür.
Hadisenin kaynağı olarak ise TBMM’nin 1932 yılında çıkardığı 3/83 numaralı Adliye Encümeni Mazbatası gösterilmiş. Bu mazbata TBMM tutanaklarında araştırıldığında hadisenin gerçekleştiği doğrulanıyor.
Makalenin devamında cinayetten sonraki süreç ve mahkemede konuşulanlar da aktarılmış. İdam cezasının uygulanma tarihi ise 14 Aralık 1931. Fatmana’nın idam hadisesi T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2013 yılında “Dar Ağacına Takılan Düşler” adıyla belgesel olarak da yayımlanmış.
Gazete arşivlerinde 15 Aralık 1931 tarihinde yayımlanan haberler araştırıldığında da Cumhuriyet Gazetesi’nin hadiseyi duyurduğu görülüyor. 
Görsel Şapka Kanunu’na Muhalefet Ettiği İçin Asılan ‘Şalcı Bacı’yı mı Gösteriyor?

Şalcı Bacı Gerçekten Var mıydı?
Görselde idam edilen kişinin Hüseyin kızı Fatma olduğu anlaşılması üzerine Şalcı Bacı ismi araştırıldığında muğlak bulgulara rastlanıyor. 2019 yılında yayımlanan “İstiklal Mahkemeleri ve Şapka İnkılabının Erzurum'daki yansımaları” adlı yüksek lisans tezinde; 1925 yılında Erzurum’da Şapka Kanunu’na karşı gelişen muhalefet ve ayaklanma nedeniyle sıkıyönetim mahkemesi Divan-ı Harb) ve İstiklal mahkemesi onlarca kişiyi idam etmiş olduğu bilgileri bulunuyor.
Şapka isyanını bastırmak üzere bölgeye giden Tatar Hasan Paşa’nın torunu Çetin Altan da “Kahrolsun Komünizm Diye Diye” adlı kitabında Tatar Hasan Paşa’nın, şapka isyanını bastırmak üzere gittiği bir şehirde hızını alamayıp bir kadını da idam ettirdiğini aktarmış. Ancak burada Şalcı Bacı ismi yer almıyor. 
Teze göre idam edilenler arasındaki tek kadın olduğu öne sürülen Şalcı Bacı’nın gerçekten var olup olmadığı tartışmalı. Resmi kayıtlarda veya gazete haberlerinde Şalcı Bacı ismine rastlanmamakla birlikte yerel araştırmacı-gazeteciler tarafından bu isim ortaya atılmış. Kısacası Şalcı Bacı’nın varlığı ve idamı ile ilgili üzerinden uzlaşılmış bir görüş bulunmuyor. 
İddia daha önce Malumatfuruş ve Doğrula tarafından da analiz edilmiş.

Sonuç olarak;

Görselin Şapka Kanunu'na muhalefet ettiği için asılan Şalcı Bacı'yı gösterdiği iddiası yanlış.