Osmanlı Devleti’nin dış borçlanma süreci, 19. yüzyılın ortalarında başlamıştı. 1854 Kırım Savaşı sırasında Osmanlı Devleti, artan savaş harcamalarını karşılayabilmek için İngiltere ve Fransa’dan ilk dış borcunu aldı. Kırım Savaşı’ndan sonra devletin gelirleri giderlerini karşılamada yetersiz kaldığı için dış borçlanma devam etti ve Osmanlı yönetimi 1855, 1858 ve 1860 yıllarında yeniden dış borç aldı. 1875 yılına gelindiğinde, Osmanlı Devleti borçlarını ödeyemez durumdaydı ve “Ramazan Kararnamesi” ile dış borç ödemelerini durdurduğunu
ilan etti. Borçların ödenememesi üzerine 1881’de Muharrem Kararnamesi ilan edilerek Düyun-u Umumiye İdaresi kuruldu. Bu idare, Osmanlı Devleti’nin belirli gelir kaynaklarını Avrupalı alacaklıların kontrolüne bırakıyor ve borçların doğrudan yabancı denetiminde tahsil edilmesini sağlıyordu. Bu yapı, Osmanlı ekonomisinin uzun yıllar boyunca Avrupa’nın finansal kontrolü altında kalmasına neden oldu ve devletin mali bağımsızlığını büyük ölçüde kaybetmesine yol açtı.